Sadece kişisel hayatını sanatsal üretiminin bir parçası yapan Goldin için değil, bugün büyük bir kesim için fotoğraf makinesi veya çeşitli kameralar insan bedeninin bir uzantısı niteliğinde. Kodak kültürü ve dijital fotoğrafla devam eden fotoğraf çılgınlığıyla her sene milyarlarca fotoğraf çekilirken belki de bu fotoğrafların geçmişi hatırlamak değil, gelecek için mutlu bir resim yaratmak, bir nostalji planı çıkarmak amaçlı oldukları da düşünülebilir. Yaş günleri, düğün, doğum gibi önemli anlar kabul edilmiş normlar içerisinde performatif bir gösteriye dönüşür. Diğer yandan gündelik hayatın Seks Hikayesi Son Yorumlanan anları, hüzünler, kavgalar, toplum tarafından tabu kabul edilenler kayda alınmadan unutulmaya, üstü örtülmeye çalışılır. Gündelik fotoğraf dilini veya konularını benimseyen sanatçılar içinse durum farklıdır. Onlar fotoğrafın teknik inceliklerini veya ustalık olarak yorumlanan kurallarını reddedip, var olan ışığı kullanarak, çoğu zaman alelade bir makineyle, kusurlu sayılabilecek şipşak fotoğrafları sanatın alanına sokarlar. Onların fotoğrafla yarattıkları bir şiirdir; kişisel, samimi, duygularla şekillenen. İzleyici bu fotoğraflarda kendi hayatından benzer duygular yakalar, kendine göre yorumlar, zihninde yeniden yaratır. Benzer deneyimlerin, ortak hislerin veya tamamen yabancı bir dünyanın ışığıdır insanı kendine çeken. Bu kişisel hikayeler, yakın temaslar, hayatın içinden özel anlar gerçeklik hükmünü yitiren belgesel fotoğrafa bir alternatif olur; doğru kabul edileni, öğretilenleri sorgular, şüphe uyandırır. Sanatçının kendi hayatını, gözlemlerini ve gerçekliğini ortaya koyduğu öznel fotoğraflar zamanın ruhunu kaydeden bir günlük işlevi görür. Gündelik hayat, alt kültürler, kimlik politikaları, aile ilişkileri gibi konular artık yeni bir belgesel anlayışının parçasıdır. Bireyselliğin, toplumsal normlara başkaldırının, ötekinin varlığı özel hayatın toplumsal ve politik bir değer kazanmasına neden olur. Televizyonlardaki reality programlardan veya sosyal medyada paylaşılan sayısız yaşamlardan önce sanatçılar kendi yaşamlarını kamusallaştırarak bu mücadeleyi başlatırlar. Onlar üstten bakan veya voyeurist bir bakış açısıyla değil tamamen içeriden yaklaşarak, kendilerini, yakın çevrelerini, yaşam tarzlarını cesurca ortaya koydular. Etrafındaki travestileri, AIDS hastalarını, bağımlıları fotoğraflarına dâhil ederek kendi çevresinde gelişen gerçek hikayeler anlatır. Benzer şekilde Larry Clark da henüz yirmili yaşlarındayken, kendisinin de içinde bulunduğu bir ortamda, erkeklerin kimlik oluşum sürecine odaklanır. Kötü aile şartlarının yıkıcılığı, silah, seks ve uyuşturucu arasında erkek ergenliğinin şiddete yönelimi, isyanları ve yetişkinliğe dair nihilizmi tüm açıklığıyla ortaya koyar. Wolfgang Tillmans, Juergen Teller gibi sanatçıların çalıştığı i-D, The Face, ve Dazed and Confused gibi dergilerin de etkisiyle ortaya çıkan grunge estetiği, belgesel ve şipşak fotoğrafın kodlarını kullanarak -gerçek olmasa da- gerçekçilik yaklaşımını moda dünyasına soktu. Belki de en başta sosyal bir sorunun izleri olarak ortaya çıkan bu fotoğraflar ancak moda tarafından pazarlanmaya başlandığı zaman gerçek olarak kabul edilmeye başlanmıştı. Billingham, ressam olmaya karar vermişti. Daha detaylı çalışabilmek için babasının fotoğraflarını çekti, bir süre sonra evi terk etmiş olan annesi ve kardeşi de geri döndüler. Çektiği fotoğraflar çok beğenilmiş ve resmi bırakmıştı. Bazı eleştirmenler hükümetin sosyal politikalarının eleştirisi, bazıları televizyon kültürünün röntgenci ve sömürücü bakışı, bazılarıysa alt sınıfların şiddet veya kendine zarar verici davranışlarla öfkeyi dışa vurmaları olarak yorumladı. Clark seneleri arasında bu fotoğrafları çekerken gençlerin uğradığı şiddet, cinsel istismar gibi konular toplum tarafından gizlenir, tabu sayılırdı. Clark, aynı McGinley gibi ilk başta sadece kendisi için çektiği, Seks Hikayesi Son Yorumlanan düşünmediği bu fotoğraflarda üstü örtülen gerçekleri paylaştığı için olay yaratmıştı. Belgelenmeyen neredeyse hiçbir şey kalmamıştır, o da etrafındaki insanlarla kendi gerçek deneyimlerini kurgular ve kaydeder. Bugüne dair bir hayal, ütopik bir gerçekliktir. Kişinin kendini tanımlama çabası, güzellikle kurulan takıntılı ilişki, vücudun bir araç olarak kullanıldığı dövüş, striptiz gösterileri veya kırılganlıkların kontrollü bir şiddetle maskelendiği dövüş sporları gibi konularla toplumsal cinsiyet sorunsalını kişisel bir bakışla incelemeye alır. Bozuk kadrajlı, bulanık veya önemsiz olduğu düşünüldüğü için bir aile albümüne girmeyecek ama hissettirdiklerinden dolayı her zaman saklanacak fotoğraflar gibi karton bir kutunun içinde sergilenirler. Cümle her ne kadar genelleyici olsa da, Taptık şehrin temsili, insanın yaşadığı çevreyle ilişkisi ve özel alanlara odaklanan hikâyeler oluşturur. Seks Hikayesi Son Yorumlanan bir fotoğraf bir kelime, her seri devam eden bir anlatının parçasıdır. Konu veya şehir değişse de, onun fotoğraflarında kişisel deneyimlerini takip edebiliriz. Ortaya çıkan çalışma sadece bir fotoğraf değil, belki de bir şehre dair anlatılan kişisel bir hikâyedir. Karaoysal fotoğrafı bir günlük gibi kullanır, çektiği fotoğraflarda kendini arar, her bir karede o günkü düşüncelerinin, kaygılarının izi vardır. Arkadaşları ise fotoğraflara bir başka yansır, belki biraz daha samimi, canlı ve spontan. Aylık bir takvim düzeninde yerleştirilen fotoğraflarda, iş hayatının tekdüzeliğinin haricinde, düzenli bir işi olmayan sanatçının duyduğu sıkıntıyı bir ritüele çevirerek baş etme çabası söz konusudur. Korhan Karaoysal için her bir fotoğraf aynı zamanda onun portresidir. Özlem Şimşek otoportreyi farklı biçimlerde kullanarak bazen kişisel dünyasını bazen de sanat tarihindeki temsilleri ele alıyor. Kendisi de dâhil olmak üzere 30 yaşında farklı mesleklere ve özel hayatlara sahip beş kadının hayatları etrafında temsil ve hikâye arasındaki ilişkiyi sorgular.
Mimarlık ve Seks
Mimarlık ve Seks - Arkitera Seks konusu artık Mısır, Çin, Roma ve Hindistan etrafında dönmüyor. Kilisenin baskısı azaldı. SEKS TARİHÇESİ: YAKIN ÇAĞ. İlk Çağ ve Orta Çağ geride kaldı. Bu çalışmanın konusu, kız ergenlerin babalarıyla olan ilişkilerinin niteliğinin cinsel dürtü organizasyonlarına nasıl etki ettiğinin incelenmesidir. Benim Hikayem Benim Gerçeğim | senacakirkayaMimarlık Gibi, Değil Gibi [13]: Kıtalar, rüzgâr, domates ve masallara dair. En Son Yorumlanan Şiirler. Dişleri kaybolmuş Gulunizinde. Yaşar baltayı kaptığı gibi ağaçları kırmaya başladı. Yaşar o kadar acıkmıştı ki, sofrada ne var ne yok sildi sürürdü. Yoksa pişman mı oldu?
SEKS TARİHÇESİ: YAKIN ÇAĞ
Seks konusu artık Mısır, Çin, Roma ve Hindistan etrafında dönmüyor. Birkaç defa mastürbasyon yapmama rağmen arzularımın önüne geçemedim. SEKS TARİHÇESİ: YAKIN ÇAĞ. İlk Çağ ve Orta Çağ geride kaldı. Onun seks deneyimi var mı. Bu ne çabuk oldu her şey. Clark seneleri arasında bu fotoğrafları çekerken gençlerin uğradığı şiddet, cinsel istismar gibi konular toplum tarafından gizlenir, tabu sayılırdı. Kilisenin baskısı azaldı. Bu çalışmanın konusu, kız ergenlerin babalarıyla olan ilişkilerinin niteliğinin cinsel dürtü organizasyonlarına nasıl etki ettiğinin incelenmesidir. Onu çok arzu ediyorum.Eyüpspor 17 7 4 6 7 Bugün Eklenenler. Korktuğum başıma geldi. Bembeyaz teninden omuzlarına akan saçları siyah straplez elbisesine rengini sıçratıyor, peyzajın yansımasıyla yeşil gözleri her zamankinden daha derin bakıyordu. Diye bahsederiz. Bense gönderdiği yere gittiğim gibi, hem oyalanıyorum, hem de onları gizliden gizliye izliyordum. Siz de , bir bakarsanız çok memnun olurum Ben , eski sınıf arkadaşlarımla buluşup , Moğol Restoran da öğle yemeği yiyeceğim. Birisi ile dövüştüğü zaman kız kurusu dedikleri de olurdu. Yaşar Ovalı Onu bilemediğimden daha da merak ediyordum. Bak ailen öğrenir , sonu kötü olur falan , filan. Ben hasta olduğum için çocuklarla oynayamıyordum. Verdiğiniz örnekler üzerinden eğer yanlış anlamadıysam bu tam da kadına kadın diyememe meselesi. Ona toz kondurmuyor. Onlardan çok ben korkuyordum. Nasıl gebe kaldı. Bazen çocuk sandığın, karın , sevgilin, canın olabilir. Daha detaylı çalışabilmek için babasının fotoğraflarını çekti, bir süre sonra evi terk etmiş olan annesi ve kardeşi de geri döndüler. İnsanlar sizden, onları tenkit etmenizi isterler, fakat asıl istedikleri onları övmenizdir. Eczaneye gelen kızlar bir şeyler alırlarken, tebessümlerinin içine arzu kıvılcımlarını da koyuyorlar galiba. Bazı eleştirmenler hükümetin sosyal politikalarının eleştirisi, bazıları televizyon kültürünün röntgenci ve sömürücü bakışı, bazılarıysa alt sınıfların şiddet veya kendine zarar verici davranışlarla öfkeyi dışa vurmaları olarak yorumladı. Yaşar o kadar acıkmıştı ki, sofrada ne var ne yok sildi sürürdü. Yaşar bir yandan, Hatice bir yanda garip garip sesler çıkarıyorlardı. Yazılan herşey yücelir. Ben de götüreyim mi? Üye Ol Giriş Yap. Bende saman çöpleri kadına batıyor sanıyordum. Ama bazen konu cinselliğe geldiği zaman pür dikkat kesilirdim.